Bergama Ticaret Odası Yönetim Kurulu Dış Ticaret Müsteşarlığına bağlı içinde Bergama’nın da olduğu Ege bölgesindeki 6 DTS grup başkanlığının 31 Aralık 2009 tarihine kadar kapatılması kararına karşı bölge milletvekillerine şu mektubu göndermiştir

BERGAMA VE BAKIRÇAY YÖRESİNDE
PAMUK ÜRETİMİNİN TEKRAR YAPILABİLMESİ HAKKINDA GÖRÜŞLERİMİZ

Tarım Bakanlığı tarafından tarım üretiminde yeni destek modelleri ve prim miktarlarının açıklanması ve bu desteklerde bölgemizde pamuğa öncelik verilerek bölge ekonomisinin canlanması

2005 senesine kadar bölgemiz çiftçileri ağırlıklı olarak pamuk ekimi yapmaktaydı. O zamana kadar çiftçilerimiz pamuk ekerek zaruri ihtiyaçlarını karşılayabilmekteydi. İzleyen yıllarda A.B.D. ve A.B’ nin kendi çiftçilerine pamuk üretimi yaptığı takdirde kg bazında 1TL’ nin üzerinde destek vermesi sebebiyle dünya pamuk fiyatlarında ciddi düşüşler oldu. Türkiye’ de buna ilaveten pamuk ekim masrafları ve girdi maliyetlerinin artması nedeniyle hasatlarının girdileri karşılayamaması nedeniyle çiftçilerin pamuk ekimi yapamamasına yol açtı.

Geçen zaman içinde çiftçiler alternatif ürünlere yöneldiler. Fakat hiçbir ürün çiftçilerin yükünü taşıyamadı. Mısır ektiler, çeşitli aracılar nedeniyle ürün bedellerini alamadılar.
Domates ektiler, arz fazlası nedeniyle domates piyasaları çöktü. Çiftçiler satamadıkları domatesleri güneşte kurutarak değerlendirdi, kurutulmuş domates piyasası çöktü. Halen ihracatçıların depolarında 2008 yılı mahsulü 100 lerce ton kurutulmuş domates bulunmaktadır. Tohumluk çeşit ekimlerinde bile firmalar anlaşma fiyatlarını pamuğa endekslediklerinden o çeşitlerde de gelirler düştü.

Çiftçi bu dönemde borç darboğazına girdi. Şu anda çiftçilerimiz tarlalarını, ekipmanlarını satsalar ödeyemez durumlara gelmiştir. Bununla beraber bölgemiz tarım ekonomisine bağlı olduğundan pamuk çırçır fabrikaları, tarım ilaç, makine ve ekipman satan firmalar ve bölge esnafı batma noktasına gelmiştir.

Biz Bergama Ticaret Odası olarak bölge tarım ekonomisindeki çıkışın gene pamukta olduğu düşüncesindeyiz. Bölgemizde çiftçiler tekrar pamuk ekmek istemekte, tarım firmaları ve esnaf pamukla birlikte eski günlerine dönmek istemektedir.

Tarım Bakanlığının tarımda bölgelere göre ekim modelleri yapılmıştır fakat halen bu modellere göre yapılacak destekler belirlenmemiş ve açıklanmamıştır. 2010 yılı ekim planlarının çiftçilerimiz tarafından yapılmaya başlanacağı düşünülürse bu destekler biran önce açıklanmalıdır.

Bölgemiz pamuğunun kalitesinin dünyaca tescil olduğu düşünülürse verilecek desteklerde bölgemizde pamuğa öncelik tanınmasını istiyoruz. Böylelikle çiftçilerimiz pamuk üretimi yapabilecek ve kendileriyle beraber bölge ekonomisi canlanacaktır.

“KÜTLÜ PAMUKLARIN KİRLENMESİNİN ÖNLENMESİ İÇİN ALINACAK TEDBİRLER”E DAİR 2003/6189 SAYILI BAKANLAR KURULU KARARI’NIN ÇEŞİTLİ BÖLGELERDE UYGULANMAMASIYLA OLUŞAN HAKSIZ REKABET HUSUSUNDAKİ GÖRÜŞLERİMİZ

“Kütlü Pamukların Kirlenmesinin Önlenmesi İçin Alınacak Tedbirler”e dair 2003/6189 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı’nın iptal edilmesi ya da tüm bölgelerde kayıtsız şartsız uygulanmasının sağlanması

“Kütlü Pamukların Kirlenmesinin Önlenmesi İçin Alınacak Tedbirler”e dair 2003/6189 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı’nın 9 Ekim 2003 tarih ve 25254 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yasalaşmıştır.

Bu kararın amacı Pamuklar tarlada toplanırken, nakliye aşamasında ya da çırçır fabrikalarında balyalanırken pamuğa karışan naylon iplik, giysi ya da jüt harar parçası gibi yabancı maddelerin, tekstil ve konfeksiyon sektörlerine zarar vermesini önlemektir.

Karar ile istenen toplanan pamukların naylon hararlar ve jüt hararlar yerine yüzde 100 pamuktan mamul bez ve boyanmamış veya beyaz ipliklerin kullanılmasını zorunlu tutan pamuktan imal kenarlarının da pamuktan dokunmuş ip kullanılarak dikilmiş hararlara konulmasıdır.

Bu karar bölgemiz çiftçileri ve çırçır fabrikalarına ek maliyetler getirmiştir. Pamuktan imal hararlar kanaviçe hararların iki katı fiyatıdır, %30 az pamuk almaktadır. Üstelik kanaviçe hararlar 3-4 kez kullanılırken, pamuk hararlar 1-2 kullanımda parçalanmaktadır. Hatta çiftçilerimiz bez hararın kullanım zorluklarından pamuğu balyalama yapmadan teslim yapmaya başlamış, bu da çırçır fabrika depolarının depolama kapasitelerini düşürmüş, yangın riskini artırmış, nakliye giderlerini ikiye katlamıştır.

Bütün bu olumsuzluklara rağmen Bakanlar Kurulu kararı bölgemizde tüm cezai müeyyideleriyle beraber uygulanmaktadır.

Fakat Bergama Ticaret Odası olarak düzenlediğimiz Gaziantep gezisinde Gaziantep, Urfa’da balyalamanın Bakanlar Kurulu kararının aksine balyalamanın tamamen jüt kanaviçe hararlarda yapıldığını, yollarda nakliye çeken kamyonlardan, çırçır fabrika depolarında binlerce kanaviçe harar istiflendiğini üzülerek gördük.

Sonuç olarak bu karar sadece bölgemizde uygulanmaktadır, diğer bölgelerde uygulanmamaktadır. Buna göre bölgemize olumsuz yükler getirip, diğer bölgelerde uygulanmamasıyla bölgemize haksız rekabet getiren bu karar ya iptal edilmeli, ya da tüm bölgelerde kayıtsız şartsız uygulanması sağlanmalıdır.